ÖFKE KONTROLÜ

Öfke Kontrolü: Öfkeyi doğru ifade etme becerisini kazanmaya “öfke kontrolü” denir. Öfke kontrolünde temel amaç; saldırganlıktan uzak, şiddet içermeyen, kişinin kendisine ve çevresindekilere zarar vermeyecek şekilde duygusunu ifade etme becerisini kazanmasıdır. Öfke kontrolünü öğreten pek çok yöntem vardır. Doğru yöntem kişiden kişiye değişir.

STRES VE STRES YÖNETİMİ

 Stres kişinin üzerinde hissettiği baskı ve gerginlik durumudur. Bu anlamda, günlük yaşamın bir parçası sayılabilir. Yaşadığınız stres her zaman zararlı değildir, hatta hafif derecedeki stres sizi harekete geçiren, enerji veren ve kendinizi geliştirmenize yol açan bir etken olabilir. 

BOŞANMANIN EN SIK 10 NEDENİ

Yalan söylemek: Her ilişki gibi güven zedelenirse, bir süre sonra eşler birbirine karşı şüpheci olurlar. Zor kurulan ama kolay yıkılan güvenin tamiri zordur.

BENCİL İNSANLARLA BAŞA ÇIKMANIN YOLLARI

Bencil insanlar onların üstünlüğünü kabul etmezseniz sizden asla hoşlanmazlar. Eğer etrafınızda benzer karakterler varsa işte sizin için birkaç başa çıkma yöntemi.

EVLİLİĞİ BİTİREN SEBEPLER

Evlilikler her zaman sorunsuz devam etmez. Çiftler arasında fikir ayrılıklarının ve anlaşmazlıkların yaşanması evliliklerde çok doğal kabul edilir. Önemli olan aradaki sorunları iletişim kurarak çözebilmek...

İLGİSİZ BÜYÜYEN ÇOCUKLARDA GÖRÜLEN PROBLEMLER

İlgisiz Büyüyen Çocuklarda Görülen Problemler Bakım, sevgi, ilgi bütün canlı varlıkların en temel ihtiyacıdır. Normal bir gelişim için bu ihtiyaçların karşılanmaması diye bir şey olamaz. Bu üçlemeden birisi eksik kaldığı zaman diğer ikisi de yarım kalmış olur. 

KÜSME DAVRANIŞININ ÇOCUKLARA ETKİSİ

Evlilikte küsme davranışı evliliklerde görülen sağlıklı bir iletişim tarzı değildir. Çiftlerin evde birbirleri ile iletişimi kesmesi, evde bulunan çocuğun anne baba ile duygusal ve güven ilişkisini olumsuz etkilemektedir.

EŞLER ARASINDA AŞAĞILAMA

Eşler Arasında Aşağılama evliliklerde çiftlerden birinin diğerini ya da her ikisinin de birbirlerini aşağılaması evlilik sürecinde geçmişten günümüze görünen bir durumdur. Çiftler bunu bazen kasıtlı bazen de farkına varmadan yaparlar. 

BELİRSİZLİK DEĞERSİZLİKTİR

Biraz ilgi gösteriyor ancak bir süre sonra ilgisini kaybediyor, arkadaş kalmaktan ya da arkadaş olduğunuzdan bahsediyor, bir süre ortadan kaybolup tekrar ortaya çıkıyor, ne varlığı belli ne yokluğu, hiçbir güven vermiyor, ne istediğini bilmiyor, bir ilişkide olmadığınızı söylüyor ancak sevgili gibi davranıyor ise hayal kırıklığı yaşama oranınız yüksektir.

DEĞİŞİR DÜZELİR DİYE UĞRAŞMAK

Kimseye ailesinden ya da kurduğu ilişkilerden öğrenemediği terbiyeyi öğretmek sizin göreviniz değildir. Siz, hayatınıza kişisel olarak kendini geliştirmek için uğraşan, amaçları olan, doğru davranmak için merhametini dinleyen insanları alabilirsiniz. 

ERKEKLER VE CİNSELLİK ÜZERİNE

Eğer bir erkek henüz yeni tanıştığı bir kadınla kısa zaman içerisinde cinsel muhabbetlere girmeye çalışıyorsa, eve davet ediyor, kapalı ortamlarda buluşmak istiyor, müstehcen fotoğraflar; cinsel ilişki talep ediyor ve flörtün/ilişkinin devam etmesini buna bağlıyorsa, kadın "hayır" dediğinde terk ediyorsa, amacı cinsel anlamda kullanmaktır. 

ERKEKLERİN DİKKAT ETMESİ GEREKEN KADINLAR

Sürekli maddi isteklerde bulunan ve istekleri karşılanmadığı zaman küsen, ayrılan, eleştiren, değersizleştiren, Sık sık şikayet eden, yapılanlardan memnun olmayan ve daha fazlasını ve daha fazlasını isteyen, Erkeği küçümseyen, "birazcık adam ol" tarzında konuşan

EVLİLİĞİ CANLANDIRMAK İÇİN TAVSİYELER

Evliliği canlandırmak için karşılıklı özveri gereklidir.Olumsuz davranışlardan kurtulup doğru davranmaya başlayarak değişimi başlatabiliriz. Önemli olan doğru davrandıktan sonra partnerimizin buna ne kadar karşılık verdiğidir. 

EVLİLİKLERDE KARŞILIKLI ANLAYIŞ İÇİN KURALLAR

Evlilik hayat yolunu yalnız yürümemek adına tamamlanacağımızı düşündüğümüz kişi ile bir hayat kurmanın hayalinin başlangıcıdır. Bütün sosyal ilişkilerimizde olduğu gibi evlilikte de bu bir hayat kurma işine bir kişi olarak karar veremediğimiz gibi sürdürmek için de bir kişinin emek ve anlayışı yetmez.

GEÇMİŞİN YÜKÜNE RAĞMEN GELECEĞE YÜRÜMEK

Sayamayacağımız kadar çeşitte başarısız birçok duygu ve olay yaşamış olabiliriz. Geçmişte yaşananların esiri olmadan geleceğimizin kahramanları olmalıyız. Maddi yaşanan olumsuz deneyimlerin bizi cimri, manen yaşananların ise bizi kalpsiz, karamsar yapmasına izin vermemeliyiz. 

GEÇMİŞİN YÜKÜNÜ GELECEĞE TAŞIMAK

İnsan geçmiş zamanı, şimdiki zamanı ve gelecek zamanı aynı anda düşünüp yaşayabilme özelliğine sahip tek canlıdır. Bunu istediği şekilde yaşama hakkı da kendisine aittir.

GELECEĞİ GEÇMİŞİN YÜKÜNDEN KURTARMAK

Geçmişin yükünü geçmişte bırakmak için yaşanan her ne ise onu bulunduğu yerden yani geçmişten çıkarıp onunla yüzleşmek, hesaplaşmak, belki de kabullenip ona rağmen yola devam etme iradesini göstermek gerekir. 

HAYIR DİYEBİLMEK

Diğer insanları memnun etmeye çalışan ve kendisine rağmen “Hayır” diyemeyen insanlar, bir süre sonra adına “merhamet yorgunluğu” dediğimiz şeyi yaşarlar. O kadar çok merhamet göstermişsindir ki kendin için bir şeyler yapacak enerjin ve motivasyonun kalmamıştır. 

İLİŞKİLER NEDEN GÜVENSİZ YÜRÜMEZ

Çünkü güvenmediğiniz zaman sürekli sorgulamaya, düşünmeye, kısıtlamaya, baskı kurmaya, kıskançlık yapmaya başlarsınız. Onunla olmadığınız zaman dilimlerinde içiniz rahat etmez, sürekli onunla vakit geçirmek ve onu kontrol etmek istersiniz. 

İLİŞKİLERDE TERS ETKİLER

Kontrol altında tutmaya çalışmak, sürekli düşünmek ve bir şeyler yapmak, baskı kurmak, kısıtlamak ve daha birçok düşüncesiz davranış ilişkilerin doğal seyrini bozmaktadır.Eğer ilişkilerinizin sağlıklı olmasını istiyorsanızyönetmeye çalışmaktan vazgeçin. 

İLİŞKİNİN DENGESİNİ BOZMAMAK İÇİN

Sürekli tek taraflı mesaj atıyor ve arıyorsan, artık bırak o seni meraketsin.Yalnızca senin aradığın, mesaj attığın, merak ettiğin bir ilişkide dengeler bozulur.Yalnızca sen alttan alıyor ve çaba gösteriyorsan bırak da biraz da o alttan alsın, bakalım emeğine değiyor mu? 

İNSAN NEDEN UMURSANMADIĞI KİŞİLERE İLGİ DUYAR

Bir insan umursanmadığı, sözlerinin duyulmadığı, anlaşılamadığı, küçümsediği ve eleştirildiği bir ortamda büyüdüğü zaman, hayatının geri kalanında –bilinçdışı kendisine aynı hisleri yaşatacak insanları hayatına alma eğilimi içerisinde olabiliyor. 

KABULLENMEYİ BİLMEK

Belirsizliğin, hayatımızın gündeminde olduğu günler yaşamaktayız. “Geleceğin nasıl şekilleneceğini kestirememek”, “geleceğe dair kontrolü hissedememek” bizi en çok zorlayan kavramlar arasında yer alır. 

KADINLARIN DİKKAT ETMESİ GEREKEN ERKEKLER

Yalnızca cinsellik esnasında güzel sözler söyleyen ve geleceğe yönelik vaatler veren, Şiddet uygulayan, Uyguladığı şiddete sizin sebep olduğunuzu söyleyen, Aldattığı halde sizin onu teşvik ettiğinizi ima eden,Hep haklı olan, özür dilemeyen, Sizi kimsenin kabul etmeyeceğini ve ona muhtaç olduğunuzu söyleyen..

MANİPÜLASYON

Diğer insanların bize verdiği zararların çok az kısmı fizikseldir, çok büyük bir kısmı ise psikolojik manipülasyonlar yoluyla gerçekleşir. Hayatımızı hiçbir zaman tek bir insan üzerine inşa etmemeliyiz. 

NARSİST İNSANLARIN ÖZELLİKLERİ

Narsist insanlar ile kurulan ilişkilerde mutlu olma ihtimali yoktur. Narsist insanı düzelteceğim düşüncesiyle devam ettirilen ilişkiler, çaba gösteren kişinin değersiz hissetmesiyle sonuçlanır. 

NE KADAR ZORLARSANIZ O KADAR DİRENÇLE KARŞILAŞIRSINIZ

Aslına bakarsanız birisini değiştirme konusunda tüm veriler ve kanıtlar aleyhimize olmasına rağmen yine de kolay kolay pes etmeyiz. En doğrusunu bildiğimizden o kadar eminizdir ki, memnuniyetsizliğimizi bir şekilde göstermeden edemeyiz. 

NEDEN GÖNDERME YAPMAMALISIN

Çünkü onu düşündüğün belli olacaktır. Umursadığın, takip ettiğin, stalk yaptığın, merak ettiğin, unutamadığın, acı çektiğin ve beklediğin belli olduğu zaman senin için hala değerli olduğunu düşünerek ego tatmini sağlar.

ÖZGÜVENİNİZİ GELİŞTİRMENİN YOLLARI

Klişe bir söz olarak algılansa da olduğunuz kişiden mutlu olmak önemlidir. Sağlıklı seviyede kendinizden emin olmak ve özgüven sahibi olmak hayatınız boyu sizi mutlu edecek ve başarılı olmanız konusunda sizi destekleyecektir. 

SAYGISIZLIKLAR NELERDİR ?

Bir toplumun içinde eleştirerek küçük düşürmek ve utanmasına neden olmak; şahsına, ailesine, arkadaşlarına küfür etmek, başarılarını küçümsemek, duygu ve düşüncelerini ile dalga geçmek, sürekli eleştirerek değiştirmeye çalışmak, kullanmak için yaklaşmak saygısız davranışlar arasında yer almaktadır. 

YAŞLILIK VE ANDROPOZDA CİNSEL YAŞAM

Değişen sosyo-ekonomik yapı, kültürel yaşantı, özellikle yirminci yüzyılın ikinci yarısında yaşlılık dönemini geçiren bireylerde derin izler bırakmıştır. Önceki dönemlerde işe yaramazlık olarak algılanan yaşlılık, günümüzde olgunluk, bilgelik gibi çağrışımlara aracı olmaktadır.

ERGENLİK ÇAĞI VE CİNSEL YAŞAM

Dünya Sağlık Örgütü tarafından 10-19 yaş arası bireyler ergen ve 15-24 yaş arası bireyler de genç olarak adlandırılır. Genç bireylerin, içinde bulundukları ekonomik, toplumsal ve sosyal durumlara göre farklı ihtiyaçları vardır. Bu nedenle daha çok anlaşılmaya, dinlenmeye vebirebir ilgiye gereksinim duyarlar.

EĞİTİM SEVİYESİ İLE ŞİDDET ARASINDAKİ İLİŞKİ

Eğitim seviyesinin artması ne yazık ki fiziksel ve duygusal şiddeti eşler arasında azaltmamış. Şekil değiştirmesine neden olmuştur. Bu şekil değişikliği nasıl olmuştur peki? Kadının eğitim seviyesi ve statüsü ile maddi geliri artmış.

EŞİNİZLE BİRBİRİNİZİ NASIL DAHA İYİ TANIRSINIZ ?

Çiftler birbirlerine karşı bazı güçlü duygular hissederek evlilik birliğini gerçekleştirirler. Ancak bir süre sonra birbirlerini huylarını, alışkanlıklarını, değerlerini, kabullerini öncesinden sorgulamadıkları ve bu tarz paylaşımları yapmadıkları için evliliklerinde problemler yaşamaya başlarlar.

NARSİST KİŞİLERLE NASIL İLETİŞİM KURULUR ?

Narsist bir karakterle yolunuz kesiştiyse hayatınızdaki en zor iletişim deneyimlerinden biriyle karşı karşıyasınız demektir. Büyüklük duyguları içinde, empatiden yoksun, başkalarını anlayamayan, kendisine yönelik değerlendirmeler ve eleştiriler konusunda

UZAK DURULMASI GEREKEN İNSAN TİPLERİ

Arkadaş gibi gözüken, samimiyetten kıtalarca uzak insanları alıp yakın çevremize koyarsak hayatımıza karışmaya, bizi negatif olarak etkilemeye çalışırlar. Kimisi apaçık bir şekilde yapar bunu, kimisi de gereksiz düşüncelerini alttan alttan empoze etmeye çalışır.

İLİŞKİNİN BİTTİĞİNİ NASIL ANLARIZ?

Hiçbir ilişki zorluk yaşanmadan ilerlemez. Peki ama gerçekten bittiğini nasıl anlarsınız?Sürekli kavga ediyorsanız

Bir ilişki yolunda gitmediğinde, kavgalar daha sık ve daha hararetli hale gelebilir. bu kavgalar, genelde altta yatan sorunların bir belirtisidir.

EKSİK YA DA YETERSİZ CİNSEL BİLGİ

Evlilikte yaşanılan cinsel problemlerin en önemli sebeplerinden ilki psikoseksüel gelişim evrelerindeki aksaklıklar ve yanlış öğrenilmiş cinsel bilgi ve cinsel davranışlardır. Bir önceki kuşak ve akranlardan elde edilen cinsel bilgiler eksik, yetersiz hatta çoğunlukla

Çocuklarda Cinsel Eğitim ve Cinsel Gelişim

Her sağlıklı insan kadın veya erkek olmak üzere bir cinsiyete sahiptir. Cinsiyetin anlam kazanması, cinsel davranışların şekillenmesi ile aidiyet hissi, toplum yapısı, rol model gibi durumlarla bağlantılıdır. Cinsellik, doğum öncesinden ölüm anına kadar olan tüm biyolojik, sosyal, kültürel, felsefi, toplumsal etkilerle şekillenir.

EVLİLİKTE YAŞANAN CİNSEL PROBLEMLER

Cinsellik kavramı, içinde birçok karmaşık duygu ve düşünce ifadesini,toplumsal rol ve kimlik inşasıyla ilgili inanış ve seçimleri, biyolojikanlamda güdüleri, fiziksel ve ruhsal sağlığı etkileyen birçok faktörübarındıran bireysel ya da ilişkisel bir eylem olarak tanımlanabilir.

YAŞLILIK VE MENOPOZDA CİNSEL YAŞAM

Yaşlılık, kişinin doğum tarihinden itibaren ölçülen yaşın artması sebebiyle vücut fonksiyonlarında yaşanan düşüştür. Biyolojik yaşlılık ve psikolojik yaşlılık olarak ikiye ayrılır. Biyolojik yaşlılık herkeste aynıdır fakat psikolojik yaşlılık kişiye özeldir.

AİLEDE CİNSELLİĞİN KONUŞULMASI

Ebeveynler, çocuğun ilk yaşam kılavuzlarıdır. Çocuk, aile dışından edindiği tüm kazanımları aileden aldığı verilere göre düzenleme eğilimindedir. Bu yüzden aile, her konuda olduğu gibi, cinsellikkonusunda da çocuğun algılayabileceği düzeyde çocuğa en doğru bilgiyi vermekle yükümlüdür.

ÖFKE VE ÖFKE BOYUTLARI

Öfke herkes tarafından hissedilen normal bir duygudur. Öfke bir davranış değildir. Öfke hayatın bir parçasıdır ve toplumun bize öfkemizle nasıl baş edeceğimizi öğretmede pek başarılı olduğu söylenemez. Genellikle kızların öfkeli görünmesi hoş karşılanmazken, erkeklerin öfkelerini olumsuz davranışlarla dışa vurmaları teşvik edilir ve ödüllendirilir.

KİMSE BENİ ANLAMIYOR

En çok kullandığımız ve en çok duyduğumuz o meşhur cümle; “KİMSE BENİ ANLAMIYOR…”.

Alt metinleri; KOCAM BENİ ANLAMIYOR, SEVGİLİM BENİ ANLAMIYOR, AİLEM BENİ ANLAMIYOR, ARKADAŞLARIM BENİ ANLAMIYOR, VS...

KIZ ÇOCUKLARI VE BABALARI ARASINDAKİ MUHTEŞEM BAĞ

Kız çocukları ve babaları arasında kimsenin anlayamayacağı tılsımlı özel bir bağ vardır. İkisinin arasındaki ilişki herkesten daha farklıdır ve bunu onların dışında anneler dahil kimse anlayamaz. Belki de şu satırlar bunun en iyi özetidir;

SORUMLULUK DUYGUSUNUN KAZANDIRILMASI

Sorumluluk duygusunun kazandırılabilmesi için önce, kendimizi ve çocuğumuzu daha iyi tanımamız gerekir.

Çocuklarınıza Ne Zaman Ve Ne İçin Kızarsınız?

Oyuncaklarını toplamadığında,

ÇOCUKLARIMIZDAKİ DAVRANIŞLARA GENEL BAKIŞ

Çocuklarımızdaki olumsuz davranışların nedenleri nelerdir? Ve bunları olumluya çevirme yöntemlerinin kısa bir özetini yapalım.

Çocuklarımızın davranışlarını anlayalım. Çocuğun yanlış inancı, amacı dikkat çekmek. Bunun içinde şöyle bir inancı var çocuğun; Yalnızca fark edilip, yardım edince bir şeye

OLUMSUZ DAVRANIŞLARI OLUMLUYA ÇEVİRME YÖNTEMLERİ

1. Kararlı Olmak

Kararlı Olmak Ne Demektir? Çocuk eğitiminde kararlı olmak “Evet ve Hayırların” statik olmasıdır. Ortama göre değişen dinamik yapılı evet hayırlar çocuğun istediğini yaptırmak için kendine göre davranış kalıbı oluşturmasına zemin hazırlar.

ÇOCUKLARDAKİ OLUMSUZ DAVRANIŞLARIN NEDENLERİ

1. İlgisizlik

Çocuklarımızdaki olumsuz davranışların en önemli sebeplerinden birisi görmek istedikleri ilgidir. İnsanlarda ilgi isteği evrenseldir. Çocuklarımız insanlarda ilgi istediği evrenseldir. Çocuklarım öncelikle doğru ve olumlu davranışlarla anne babanın ilgisini çekmek isterler.

AİT OLMA İSTEĞİ

Çocuklarımızda ki olumsuz davranışların nedenlerine bakmadan önce onları tanımamız gerekir. Çocuklarımızı yakından tanıdığımızda onların özelliklerini iyi bildiğimizde neyi yapıp neyi yapamadığını ayırt edebildiğimizde çocuklarımızın davranışlarının arkadaşında yatan gerçek nedenleri görmeye başladığımızda olumsuz davranışlarının hızlı bir şekilde azalmaya başladığını görebiliriz.

İSİM KOYMAK

Afrika’da Gana isimli ülkede Ashanti adıyla anılan aşiret var. Bu aşiretin adetlerinden biri şudur; çarşamba günü doğan çocuklara Quwaku ismi veriliyor. Bunun kelime anlamı nedir? “Saldırgan” anlamına geliyor.

HİTAP ŞEKLİ

Anne Baba çocuklarına seslenirken; Aşkım, Sevgilim, Erkeğim diye seslenmemelidir. Çünkü bu tarz hitap çocukta istenmeyen bazı duyguların uyanmasına neden olabilir. Siz çocuğunuzun anne babasısınız Aşkı sevgilisi veya erkeği değil.

ÇOCUKLARDA OLUMSUZ DAVRANIŞLARNE ZAMAN ORTAYA ÇIKAR?

· Olumsuz Anne – Baba Tutumları

Anne Baba tarafından duyulmadığını anlaşılmadığını hisseden çocuk bunu duyurmak için daha aşırıya gidecek daha çok ağlayacak ve kendini duyurmaya çalışacaktır. Ya da daha farklı davranış bozuklukları gösterebilecektir.

EMPATİK YAKLAŞIMDA BEDEN DİLİ ÇOK ÖNEMLİDİR

Bazen de sıcak bir dokunuşla ya da elinden tutarak “Sen benim için önemlisin değerlisin, seni anlıyorum.” Mesajını vermiş oluruz.

Empatik yaklaşımda beden dilini örnek:

EMPATİ Mİ SEMPATİ Mİ ?

Bir film seyrederken, sevdiğimiz karakter sevinince bizde seviniriz, üzülünce bizde üzülürüz. Böyle davranarak onun duygularını anlamış olmuyoruz. Empati yerine “Sempati” kurmuş oluruz. Olaylara sempatik baktığımızda tek taraflı sübjektif bakmış oluruz.

EMPATİK YAKLAŞIM DUYGUDAŞLIK

Bir kişinin kendisinin karşısındakinin yerine koyarak olaylara onun bakış açısıyla bakması o kişinin duygularını ve düşüncelerini doğru olarak anlaması ve hissetmesi ve bu durumu ona iletmesi sürecinde “Empati” adı verilir.

EQ NUN GELİŞİMİNİ NELER OLUMSUZ ETKİLER

Anne babanın ilgisizliği çevre şartlarının uygun olmayışı çocuğun geçirdiği bazı hastalıklar iyi eğitim olmaması gibi faktörlerle yeterince gelişemeyebilir. Eleştirme yargılama ve şiddetin çok olduğu ortamda çocuğun duygusal zekası gelişmez.

EQ İNSANA NE KAZANDIRIR

Duygusal zekâsı yüksek kişi iş yaşamında ve özel hayatında başarıya ulaşır. Çocukları ve eşiyle mutlu olur. Konuşmayı kİme ne söyleyeceğini problem çözmeyi iyi bilir. Sosyal ilişkileri çok iyidir.

BAŞARI EQ DAN GEÇER

Çocuğunuzun ileride büyük bir şirkette yönetici olmasını istiyorsanız IQ’nun yanında EQ’sunu yani duygusal ve sosyal iletişim becerisini geliştirin. Son 20 yılda ortama atılan duygusal ve sosyal iletişim becerisini geliştirin.

DUYGUSAL ZEKA (EQ)

EQ kişinin duygusal ve sosyal iletişim becerisi kendi duygularını tanıması sorunlarla başa çıkmayı öğrenmesi karşı tarafın duygularını anlayabilmesi (empati) problem çözme yeteneğine yardımseverlik gibi iyi meziyetlere sahip olması doğru ve sağlıklı ilişkileri kurabilmesini sağlar.

ÇOCUKLAR NASIL DAHA KOLAY ÖĞRENİR?

Görsel zekâsı olan çocuklar resimlerle ve video filmlerle daha kolay öğrenirken bedensel zekâsı olan çocuklar dokunarak deneyerek ve uygulayarak daha iyi öğrenirler. Matematik zekalı çocuklar mantığa dayalı, sebep sonuç ilişkileriyle rahatça öğrenirken müzik zekalı çocuklar müzikle dilsel zekâsı olan çocuklar ise dinleyerek ve okuyarak öğrenmede daha başarılı olurlar.

EŞLERİN BİRBİRLERİNE YETERİNCE VAKİT AYIRAMAMALARI

Araştırma sonuçları, eşiyle isteyerek evlen miş, aralarındaki romantik ilişkiyi sürdüren, birbirlerine karşı iletişimlerinde olumlu mesajlara sahip çiftlerin aralarındaki sevgi dolu birlikteliği yitirmediklerini göstermektedir.

ÇOCUKLARDA ZEKA GELİŞİMİ

Zekâ testi yapılırken temel öğrenme yeteneği ölçülür.

· IQ = ZEKA = Çocuğun bir konudaki öğrenme bir iş yapabilme ve problemi çözebilme yeteneğidir.

BOŞANMA SONRASI YAŞANAN SORUNLAR

Boşanma, kimi zaman aileden birinin ölümünü takiben oluşan duruma benzeyen bir psikolojik kriz olarak da düşünülebilir. İlk tepki anlamlılık kaybı, üzüntü, yalnızlık hissi ve diğer insanlarla iletişim kesme şeklinde olabilir.

BOŞANMA AŞAMASI

Boşanma aşamaları, evlilikte gözlenen ‘tehlike belirtileri’ ile başlayıp, boşanma sonrası eşlerin bağımsız bir yaşam ve ‘uyumlu yeni bir kimlik’ kazanmalarına kadar geçen süreç olarak ele alınmaktadır.

İLİŞKİDEN KOPAMAMA

Alışkanlıklarımızdan vazgeçmek hepimiz için zor bir süreçtir. İlişkiler de bir süre sonra alışkanlığa dönüşebilir. Bazen çiftler evliliklerindeki sorunları bilmelerine ve artık yürümeyeceğini düşünmelerine rağmen ilişkilerini bitiremezler.

BOŞANMA SÜRECİ

Boşanmanın aslında evlenme aşamasındaki koşullar ve umutlarla bağlantılı olduğu düşünülmektedir. Amaç ‘Ölüm bizi ayırana kadar’ olsa da karşılıklı beklentilerin karşılanamaması çoğu zaman evlilik birliğinin bozulmasını bir zorunluluk haline getiriyor.

2. EVLİLİKLERDE ESKİ EŞLER İLE İLGİLİ İLİŞKİLER VE ÇOCUKLARDA UYUŞMAZLIKLAR

Boşanmanın veya bir vefatın ardından gerçekleştirilen ikinci bir evlilik beraberinde endişe ve stres getirir. Bunların en başında çocuğun evliliğe ne şekilde yaklaşacağı ve anne/babanın ne yapması gerektiği gelmektedir.

ÇOCUK SAHİBİ OLMA YADA OLMAMA

Yakın zamana kadar, çoğu insan genellikle evlenmek ve çocuk sahibi olmak istemekteydi, ancak bu durum son dönemlerde değişmekte ve çocuk sahibi olmayı tercih etmeyen eşlerin sayısı gün geçtikçe artmaktadır.

KİŞİLİK ÇATIŞMALARI

Globalleşme etkisiyle kadınların iş gücüne katılımlarının daha çok artmasına paralel bir şekilde ailelerde boşanma oranlarında artış, doğum oranında azalmalar, evlilik yaşının ertelenmesi olgusu yaygınlaşmıştır. Günümüzde aile çatışmasının en çok yaşanan çatışma türleri arasında yer aldığı söylenebilir. 

CİNSELLİK İLE İLGİLİ SORUNLAR

Cinsellik tek bir bağlamda incelenebilecek bir konu değildir. Cinsellikle ilgili sorunlar araştırılırken aile yapısı, kültür, yetiştirilme tarzı gibi konuları incelemek gerekir. Cinsel sorunlar pek çok sebebe bağlı olabilir.

ÇOCUKLAR VE AKRABALARA İLİŞKİN SORUNLAR

Çocuk ve aile tutumları birbiriyle bağlantılı ve etkileşim içinde olan kavramlardır. Danışmanlık sürecinde, çocuklarla ilgili problemlerde aile tutumları ile çalışılır. Çoğunlukla çocuk sorunlarının kişisel olmadığı, aile sorunu olarak ele alınabildiği söylenebilir.

AİLEDE EKONOMİK PROBLEMLER

Yapılan araştırmalara göre, ekonomik sıkıntılar, göç, işsizlik, toplumsal travmalar ve belirsizlik toplumumuzun sinir sisteminin bozulmasının, giderek stresli ve depresyona meyilli bir yaşam sürülmesinin başlıca nedenleri arasında gösteriliyor.

AİLEDE ROL DAĞILIMI

Ailelerde yaşanan rol çatışmaları ilişkilere iletişim kopukluğu olarak yansımaktadır. Rol çatışmalarının sonucunda bireyler birbirlerini anlamaya çalışmayı bırakabilirler. Hayatın her aşamasında çeşitli roller yükleniriz.

EVLİLİĞİ GELİŞTİRME VE GÜZELLEŞTİRME

Evlilik kişilerin hayatlarındaki yeni bir başlangıçtır ve her birey yeniliklere aynı oranda açık değildir. Evlendikten sonra kişilerin evliliğe, evliliğin getirdiği sorumluluklara atfettikleri duygular ve yaşanılan yeni durumun etkisiyle ortaya çıkan stres; çiftler arasındaki ilişkiyi kötü yönde etkileyebilir.

EVLİLİĞE YÖNELİK BEKLENTİLER

Kişinin evlenmeye karar vermesi ve eşini seçmesi, hayatında aldığı en önemli kararlardan biridir. Eş seçimi rastgele bir süreç değildir.Evlenmek için verilen karar; kişinin bundan sonraki hayatını kiminle ve nasıl geçireceğini, kişiyi bekleyen yeni sorumlulukları, 

EVLİLİĞE HAZIRLIK

Evlilik öncesi hazırlık, evliliğe “iyi bir başlangıç yapabilme” fırsatı verecektir. Böyle bir hazırlık, çiftlerin birbirlerini daha iyi tanıyarak evlilikle ilgili gerçekçi beklentiler oluşturabilmelerine, etkili iletişim kurma ve olası sorunlarla baş edebilmelerine yardımcı olacaktır.

KISKANÇLIK, SADAKATSİZLİK

Kıskançlık ve sadakatsizlik her ilişkinin kendi bağlamı içerisinde araştırılması gereken konulardır. Her ne kadar toplumumuzda “Seven kıskanır.” gibi bir algı olsa da, uzmanlara göre kıskanmak sağlıklı bir davranış değildir.

AİLE İÇİ ŞİDDET

Aile içi şiddet her yaşta, toplumda, eğitim düzeyinde ve sosyoekonomik grupta meydana gelen yaygın bir problemdir. Bu problem birbirine bağımlı ya da bağımsız şekilde aynı ev içerinde varolur. Şiddet ve şiddetin yarattığı korku normal aile fonksiyonları üzerinde yıkıcı etki yapar.

AİLEDE İLETİŞİM PROBLEMLERİ

İlişkilerin hepsinde en önemli nokta birbirini dinlemek, anlamak ve anlamaya çalışmaktır. Aile sistemi her zaman birbiri ile etkileşim içinde olan bir sistem olduğundan dolayı iletişim kurabilme, kendini anlatabilme sistem içindeki kilit noktadır.

DAHA ÜRETKEN OLMANIZI SAĞLAYACAK 9 UYGULAMA

Ülkemizde pek mümkün olmasa da 9-5 çalışmayla hepimiz günü bir şekilde geçiriyoruz. Bütün bir gün çalışıp çabalıyor, türlü türlü şeylerle uğraşıyor ve “işimizi” bitirip çıkıyoruz. Evden çalışan için de aynı durum geçerli aslında.

FAZLA DÜŞÜNMEYİ BIRAKMA YOLLARI

Anksiyete belirtilerinden biri de “aşırı düşünmektir". Aşırı düşünen kişiler beyinlerini kapatamıyormuş gibi hissederler. Beyin bir kere endişeye kapıldıktan sonra bununla başa çıkmak zordur.

ANNE-BABANIN KULLANMAMASI GEREKEN ZEHİRLİ CÜMLELER

Anne baba olmak, çocuğunun güzel günlerini görmek bu dünya da yaşanabilecek en güzel duygulardan birisidir. Fakat bu keyifli yolculuk, her zaman istendiği gibi güzel gitmeyebiliyor. Zaman zaman çocukların maruz kaldığı fakat anne babalar olarak farkına varmadan onları yaraladığımız davranışlarımız olabilir.

ÇOCUĞUNUZ NARSİST İSE NE YAPMALISINIZ ?

Çocuğunuza empati yapmayı öğretin. Kaba ya da baskın karakter özelliklerine kıyasla dürüstlük ve kibarlık gibi karakter özelliklerine değer verdiğinizi gösterin. Çocuğunuzun özel muamele bekleyen davranışlarını değiştirmeye çalışın ve ona prensmiş, prensesmiş gibi özel muamelede bulunmayı bırakın.

ÇOCUĞUNUZ NARSİST Mİ?

Küçük çocuklar, gelişimlerinin doğal bir parçası olarak bencildirler, çünkü ihtiyaçlarının karşılanması için bencil davranmaları gerekir ve başka insanların ihtiyaçlarını ve isteklerini anlayamazlar.

TOKSİK ANNE NEDİR?

Toksik anne kavramı, özellikle anne ve çocuğu arasındaki ilişki zayıf bir şekilde kurulduğunda ve çocuk için tehlikeli hale geldiğinde ortaya çıkar. Toksik anneler, çocuğunun tek başına gelişmesine ve kendisi olmasına izin vermez. Çoğu zaman, çocuk

Narsistik Ebeveynler Çocuklarına Nasıl Zarar Verirler?

Çoğu zaman karşımızdaki kişinin özgüveni yüksek (ya da kendini beğenmiş) biri mi yoksa gerçek bir narsist mi olduğunu ayırt etmekte zorluk çekeriz. Her insan belli bir oranda kendine hayranlık duyar, başkalarından daha iyi olduğuna inanır.

Narsistik Ebeveyni Hangi Davranışlarından Tanırsınız?

• Kendine çok düşkün biriydi. Kendisinin çok çalışkan ve fedakar olduğunu düşünür; herkesten hayranlık görmek isterdi.

• Herkesin kendisi için bir şeyler yapmasını bekler, yakın çevresinden insanları

Narsistik Ebeveynlerin Kızları Ve Oğulları

Narsistik ebeveynlerin kızları kendilerini sevilmemiş, değer verilmemiş, önemsenmemiş, beğenilmemiş hissederler. Ancak çok başarılı olduğunda, çok iyi giyindiğinde ya da çok zayıf olduğunda sevileceğini düşünür.

EVLİLİKLERDE KÜSME DAVRANIŞI

Evlilikte Küsme Davranışı,

Evlilikte veya ilişkilerde, sorunları konuşmak yerine, çiftlerden birinin iletişime kapalı olması. Sorunun üzerinin örtülmesi veya sorunu tırmandırmak istememesinden kaynaklı bir durumdur.

EVLİLİKTE KÜSME DAVRANIŞI YERİNE NE YAPMALI ?

Eşinizle iletişimiz kesmeyin. Her fırsatta konuşmaya, birbirinizi anlamaya çalışın. Küsme, gücenme olsa dahi çok uzun süre bu davranışı sürdürmeyip, adım atmaya çalışın. Ve en önemlisi yatağa küs girmeyin.

EVLİLİK KORKUSU

Evlilik korkusu yaşayan bireylerin sayısı günümüz toplumunda azımsanmayacak kadar fazladır. Çevrenizde bu şekilde evlenmeyi reddeden kişilere şahit olmuşsunuzdur. Bu kişiler toplumumuzda öngörülen belli bir evlenme yaşına gelmiştir.

EVLİLİĞİ YIPRATAN EYLEMLER

İlişki ve evlilik kararı ciddi bir karardır. Sadece evlenmek için evlenilmez. Evlilikte nelerin doğru nelerin yanlış olduğunu bilmek gerekir. Aksi takdirde ilişki ve evlilik bir çıkmaza girecek. Ve her iki taraf da bu süreçten zararlı çıkacaktır. İlişki, evlilik, çiftlerin birbirini

BİRİNİ HAYATININ MERKEZİNE KOYMAK

Daha önce birine hak ettiğinden fazla değer verdin mi? Hatta birini hayatının merkezine koydun mu? Bu ve benzeri durumları her insan hayatın bir evresinde en az bir kez tecrübe edebiliyor. Hayatın merkezine koymak, sonu muhtemelen hüsran olan bu

İYİ BİR SOHBET BAŞLATMAK İÇİN 7 ÖNERİ

1- Dinleyin İyi bir sohbete giden yol, iyi bir dinleyici olmakta geçiyor. Elbette ki bu durum her iki taraf için de geçerli. Sohbetin temel kaynağı konuşmak olduğu için konuşulanların karşıdaki kişi ya da kişiler tarafından iyice dinlenilmesi oldukça önemli. Çünkü o anda

ÖZ SAYGI

Öz saygı, insanın kendine duyduğu saygı, onur, haysiyet ve izzetinefistir. Haliyle öz saygıyı insanın kendi düşünceleri oluşturur. Herkesin zaman zaman kendisiyle ilgili bazı şüpheleri olabilir. Bu şüpheleri genele yayıp sorun haline getirmek, kişinin düşük öz saygıya

ÖZSAYGINIZI GELİŞTİRMEK İÇİN TAVSİYELER

Gücünüz dahilinde olan, küçük ve ulaşılabilir hedefler belirlemeniz önemlidir. Son derece yüksek beklentiler belirlemek ya da başkalarının davranışlarını değiştireceğine dair bir beklentiye girmek, sizi başarısızmış gibi hissettirecektir.

HAFIZAMIZ YETERİNCE GÜVENİLİR Mİ?

Belleğin dinamik yapısı çoğu zaman kusursuz işlemeyebilir. Çünkü bir şeyi hatırladığımızda o bilgiyi, gerçekte olanın yanında; kişisel bilgilerimiz, deneyimlerimiz ve beklentilerimizi de ona yükleyerek geri çağırırız. Dolayısıyla hatırlanan anılarda bazı detaylar

MOBBİNG (YILDIRMA) NEDİR ?

Bir kişi ya da grubun genellikle işten ayrılmasına yönelik yapılan, tekrarlayıcı ve uzun süreli psikolojik taciz davranışlarını ifade etmektedir. Sistematik ve düşmanca davranışlar bütünü olan yıldırma; dışlama, aşağılama veya sindirme gibi çok çeşitli biçimlerde ve hemen

YILDIRMANIN MAĞDURLAR ÜZERİNDEKİ ETKİLERİ

Kişiler kimi zaman yaş, cinsiyet, etnik köken ya da din gibi farklılıklarından kimi zaman da işte tecrübesiz veya başarılı olmasından ya da fiziksel çekicilik gibi grup içinde sıyrılan olumlu özelliklere sahip olmasından dolayı mağdur olarak seçilebilir.

MOBBİNG İLE NASIL BAŞ EDEBİLİRİZ?

İş yerlerinde son derece yaygın olan bu sorunu ortadan kaldırabilmek için yasal kuruluşların, sendikaların ve bireylerin birlikte ürettikleri çözümlere ihtiyaç vardır.  Bunlardan ilki yıldırma davranışlarının henüz tam olarak ortaya çıkmadığı; fakat bazı işaretlerinin 

PASİF AGRESİF DAVRANIŞ NEDİR?

Çocukluk yaşantılarından itibaren, öfke ve mutsuzluk gibi olumsuz duygularını dışa vurması hoş karşılanmayan veya engel olunan insanlar, bu duygularını dolaylı yollardan göstermeyi öğrenebilirler. Kendilerini açık bir şekilde ifade edemeyen bu kişiler güçsüz

PASİF AGRESİF KİŞİLİK ÖZELLİKLERİ

Söz konusu kişiler ikili ilişkilerinde karşı tarafı üstü kapalı veya iltifatmış gibi görünen kinayeli sözlerle incitmeye çalışabilir, onları görmezden gelerek veya duymuyormuş gibi yaparak cezalandırmayı deneyebilir ya da cevap vermeyi reddederek onları uzun süren

PASİF AGRESİF KİŞİLERE NASIL DAVRANMALIYIZ ?

Pasif agresyona sahip olduğunu düşündüğümüz kişiyle iletişim kurarken empatik yaklaşımla birlikte açık ve net bir dil kullanmak önemli olabilir. Bu kişiler mutsuzluk ve kendine güvensizlik gibi açığa çıkınca incinebileceklerini düşündükleri duygular yüzünden böyle

TERK EDİLME KORKUSU

Terk edilme korkusu, kayıp veya travma da dahil olmak üzere, çeşitli gelişimsel deneyimlerden kaynaklanabilen karmaşık bir olgudur. Bu korku, çok çeşitli perspektiflerden incelenmiştir. Terk edilme korkusunun nedeni kişinin bilişsel gelişiminin yani; bebeklikten

TERK EDİLME KORKUSUNUN İŞARETLERİ

İlişkiler söz konusu olduğunda, terk edilme korkusundan kaynaklanan davranışlar potansiyel olarak şunları içerebilir:Hızla bağlanmak - ulaşılamaz partnerlere veya ilişkilere bile   Tamamen bağlı olmamak ve uzun vadeli ilişkilere pek girmemek

TERK EDİLME KORKUSUYLA NASIL BAŞA ÇIKILIR?

Terk edilme korkunuz hafifse ve rahat kontrol ediliyorsa, eğilimlerine göre sadece eğitimler alarak ve yeni davranış kalıpları öğrenerek, bunun üstesinden gelebilirsiniz. Ancak terk edilme korkusu çoğu insan için, kendi başına çözülmesi zor olan köklü

BEKLENTİLERİ KARŞILAMA KAYGISI

Bir başkasının beklentisini yerine getirmediğinizi düşündüğünüz durumlarda yoğun olumsuz duygular yaşamaya başlar mısınız? Ya da “bir başkasının beklentisini yerine getirirsem kabul görürüm, onaylanırım” gibi bir düşünceye mi sahipsiniz? Bir arkadaşınızın

KENDİNİ SÜREKLİ BAŞKALARIYLA KIYASLAMAK

Öncelikle kendimizi kıyaslamayı tercih ettiğimiz kişiler, bizim önemli bulduğumuz alanlarla ilgilenen insanlardır. Örneğin; bizim için cesaret sahibi olmak fiziksel olarak çekici olmaktan daha önemliyse, her ne kadar iki özellik de genellikle olumlu kabul görse

KAYGI (ANKSİYETE) BOZUKLUĞU

Anksiyete bozukluğu, yoğun bir şekilde duyulan korku, aşırı endişe, evham ve huzursuzluk hali ve bu duygularla baş edememe durumudur. Bu duygu ve düşüncelere sıklıkla çarpıntı, titreme, terleme gibi bedensel duyumlar eşlik eder. Kişiler duygularının aşırı ya da gerçek

ANKSİYETE YAŞADIĞINIZI ANLAMAK İÇİN YÖNTEMLER

1-Psikolojik belirtileri fark etmek : Yoğun ve aşırı endişe yaşadığınız zamanları izleyin,  Boşluk veya gerçek dışı olma hislerini ayırt edin,   Korku veya panik durumlarını fark edin, Ruh halinize dikkat edin

EKONOMİ İLİŞKİLERE NASIL YANSIYOR?

Ekonomik problemler iş dışı stres kaynaklarını da tetikler. Aile ile ilgili roller, sorumluluk ve beklentiler bireyin kendisi ile ilgili sorunlar, kariyer beklentisinin düşüşü, maruz kaldığı iş dışı örseleyici yaşam deneyimleri, sosyalleşme olanaklarının yetersizlikleri bunlardan bazılarıdır.

EKONOMİNİN RUH SAĞLIĞINA OLUMSUZ ETKİSİ İLE NASIL BAŞ EDİLEBİLİR?

1. Herhangi bir harcama yapmaksızın da iyi hissedebildiğimiz bazı rahatlama alanları vardır. Bu her birey için değişir. Kimisi yürüyüş yapmak ile iyi hissederken kimisi için bunun yolu bir kahve içmektir. Bu nedenle, keyif aldığınız bu rahatlama alanlarını mutlaka gün içerisinde

BİLİŞSEL DAVRANIŞÇI TERAPİ

Bilişsel davranışçı terapi bir psikoterapi türüdür. İnsan davranışı ve duygulanımını inceleyen psikolojik modellerden yararlanılarak geliştirilmiştir. Bilimsel bir zemin üzerine kurulu olup birçok psikiyatrik bozukluk ve geniş bir sorun alanında etkili olduğu kanıtlanmış bir tedavi yaklaşımıdır. 

AİLE DANIŞMANI NEDİR ?

Aile danışmanı, evli çiftlerin veya aile bireylerinin, ev içinde ortaya çıkabilecek zihinsel veya duygusal sorunlarını aşmalarına yönelik danışmanlık verir.

İLİŞKİ VE EVLİLİK DANIŞMANLIĞI

İlişki ve evlilik danışmanı konusunda uzman olan kişilerdir ve çiftlere psikolojik danışmanlık yaparlar. Bu aşamada taraf değildirler, her iki tarafı dinleyerek kişilerin kendi çözümlerini bulmaları konusunda yol gösterirler. Evlilik danışmanı yargılamaz, ayıplamaz, bir konuda diretmez.

PEDAGOJİ NEDİR ?

Pedagoji; çocukların duygusal, fiziksel ve ruhsal durumlarını inceleyen bir bilim dalıdır. Pedagoji bilimi; çocukların sosyal, zihinsel ve duygusal gelişimlerini inceler ve ruh sağlığı hakkında bilgiler edinmeye çalışan bir bilimdir.