YUSUF ÜÇBAŞ - 03-02-2023
İLİŞKİLER
Terk edilme korkusu, kayıp veya travma da dahil olmak üzere, çeşitli gelişimsel deneyimlerden kaynaklanabilen karmaşık bir olgudur. Bu korku, çok çeşitli perspektiflerden incelenmiştir. Terk edilme korkusunun nedeni kişinin bilişsel gelişiminin yani; bebeklikten yetişkinliğe kadar bireyin çevreyi ve dünyayı anlaması ve düşünme yollarının daha karmaşık ve etkili hale gelme sürecinin sekteye uğramış olması, geçmiş ilişkileriyle ilgili zorluklar ve/veya diğer problemli sosyal ve yaşam deneyimleri. Resmen bir fobi olarak tanımlanmasa da terk edilme korkusu, tartışmasız en yaygın ve tahrip edici korkulardan biridir. Terk edilme korkusu olan insanlar, ilişkilerini etkileyen davranışlar ve düşünce kalıpları sergileme eğiliminde olabilirler.
Bu korkuyla sağlıksız bir şekilde başa çıkmaya çalışmak, kişinin tam da korktuğu şeyin, yani terk edilmenin, gerçeğe dönüşmesine neden olabilmektedir. Sonuç olarak, bu korku yıkıcı ve ezici olabilir. Terk edilme korkusunu anlamak, onunla baş etmenin ilk adımıdır.
Anksiyete belirtilerinden biri de “aşırı düşünmektir". Aşırı düşünen kişiler beyinlerini kapatamıyormuş gibi hissederler. Beyin bir kere endişeye kapıldıktan sonra bununla başa çıkmak zordur.
Yalan söylemek: Her ilişki gibi güven zedelenirse, bir süre sonra eşler birbirine karşı şüpheci olurlar. Zor kurulan ama kolay yıkılan güvenin tamiri zordur.
Yalnızca cinsellik esnasında güzel sözler söyleyen ve geleceğe yönelik vaatler veren, Şiddet uygulayan, Uyguladığı şiddete sizin sebep olduğunuzu söyleyen, Aldattığı halde sizin onu teşvik ettiğinizi ima eden,Hep haklı olan, özür dilemeyen, Sizi kimsenin kabul etmeyeceğini ve ona muhtaç olduğunuzu söyleyen..
Sürekli maddi isteklerde bulunan ve istekleri karşılanmadığı zaman küsen, ayrılan, eleştiren, değersizleştiren, Sık sık şikayet eden, yapılanlardan memnun olmayan ve daha fazlasını ve daha fazlasını isteyen, Erkeği küçümseyen, "birazcık adam ol" tarzında konuşan